CHP Yalova Milletvekili Tahsin Becan, 5449 sayılı Kalkınma Ajanslarının Hizmetlerine İlişkin Kanun’da Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifini Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) sundu. Teklif, belediyelerin borçlanma yoluyla elde ettiği gelirlerden, özellikle büyük projeler için aldıkları kredilerden yüzde 1 oranında kalkınma ajanslarına pay aktarılmasını öngören düzenlemenin, Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi sonucu ortaya çıkan hukuki boşluğun giderilmesini amaçlıyor.

"İktidar, Belediyelerin Gelirlerini Kısıtlıyor"

Tahsin Becan, kanun teklifine ilişkin yaptığı açıklamada, iktidarın belediyelerin gelirlerini sistematik şekilde kısıtlamaya çalıştığını vurgulayarak,  “İktidarın yerel seçimlerde kaybettiği belediye sayısı dikkate alındığında, belediyelerin gelirlerini kısıtlama, yetkilerini daraltma ve finansman bulmasını zorlaştırarak halka hizmet etmesini engelleme politikaları gütmeye başladığı görülüyor.

Belediyelerin her aldığı kredinin yüzde 1 oranındaki kısmını kalkınma ajanslarına aktarmasını öngören düzenleme, belediyelerin kredi maliyetini artırmakta ve kredi veren kuruluşların riskini yükseltmektedir. Bu durum, belediyelerin finansman bulmasını daha da zorlaştırmakta ve yerel yönetim özerkliğini zedelemektedir.” diye konuştu.

"Anayasa Mahkemesi kararları bağlayıcıdır"

Becan, açıklamasının devamında Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararının bağlayıcılığına dikkat çekerek, “Anayasa Mahkemesi, borçlanma tutarının ajansa aktarılacak payın matrahına dâhil olup olmadığı konusunda belirsizlik yaratan bu düzenlemenin, Anayasa’nın 127. maddesine aykırı olduğuna ve yerel yönetimlerin mali özerkliği ilkeleriyle bağdaşmadığına hükmetmiştir.

Oybirliği ile alınan bu karar, hemen bağlayıcıdır. Bu nedenle ilgili kanun maddesinin eski haline getirilerek düzeltilmesi gerekmektedir. Hukukun üstünlüğü gereği, Anayasa Mahkemesi kararlarının gecikmeksizin uygulanması zorunludur.” dedi.

"Halka hizmet engellenmemeli"

Becan, iktidarın uyguladığı bu tür düzenlemelerin doğrudan halka hizmetin önüne geçmek anlamına geldiğini belirterek, “Yerel yönetimlerin halkın ihtiyaçlarına cevap verebilmesi için gerekli kaynaklara erişimi engellenmemelidir. Belediyelerin borçlanma yoluyla kaynak bulmaya yönelmesi, genel bütçeden yeterli pay alamamalarından kaynaklanmaktadır. Bu yetersizliği karşılamak için yerel yönetimlerin kendi çabalarıyla bulduğu finansman yolları engellenmemelidir.

Halkın belediye hizmetlerinden mahrum bırakılması, doğrudan yerel demokrasinin zedelenmesi anlamına gelir.” şeklinde konuştu.