Yalova’nın fay hattı üzerinde bir il olmasından dolayı her an bir depremle burun buruna gelmesinin mümkün olduğunu dile getiren Jeoloji Mühendisleri Odası Yalova İl Temsilciliği Başkanı Jeoloji Mühendisi Ozan Burak Cangir depremde farkındalığın önemine dikkat çekti. Bir açıklama yapan ve açıklamasında bir çağrıda da bulunan Cangir, "Bu zamana kadar oda olarak olası Marmara depremi için sayısız uyarılarda bulunduk. Uyarılarımızın çoğu ülkemizi ve ilimizi yöneten temsiliyete yönelikti. Şimdi aslında bütün yorumu Yalova halkına yapmanın yeri ve zamanı olduğunun kanaatindeyiz. Jeoloji Mühendisleri Odası Yalova İl Temsilciliği olarak sizlere önemli, hatta hayati bir konuda seslenmek istiyoruz. Artık bilmeyen yok; ülkemiz bir deprem ülkesi. Dünyanın en aktif fay hatlarından biri olan Kuzey Anadolu Fay Zonu (KAFZ) ile burun buruna yaşıyoruz. Marmara Bölgesi, en riskli deprem kuşaklarından birinde yer alıyor. Ülkece çok acı tecrübelerle sayısız depremler gördük. Canımız yandı, öldük, yaralandık. Deprem hafızası olan bir toplum içinde yaşıyoruz. Ancak bunca şeye hâkim olmamıza rağmen neden bir adım atmıyoruz? Depremler olduktan sonra hep birlikte üzülüyor, aşırı tepki gösteriyor ve duyarlı davranıyoruz; ancak bu maalesef 2-3 ayı geçmiyor. Suçu hep doğada buluyoruz. Halbuki doğa, 4.5 milyar yıldır gayet doğal olan sürecini yaşamaya devam ediyor. Unutmayalım ki suçlu depremler değil, tedbirsiz ve bilinçsiz olmaktan hiç bıkmayan bizleriz aslında. Hani meşhur bir deyimimiz vardır: 'Çuvaldızı başkasına batırmadan önce iğneyi kendine batır.' Hep yönetimlerin ilgisizliğinden dem vurduk, hep suçladık. Ancak biz halk olarak ne kadar istedik? Siyasilere bu konuda ne kadar baskı kurduk? Şimdi tam zamanı, yarın değil, sonra değil; hemen şimdi en doğru zaman. Felaketi, gayet normal bir doğa olayı olarak adlandırmak bizim elimizde. Gelin farkındalık meşalesini buradan yakmaya başlayalım hep birlikte. Yalova halkı olarak gönüllü pilot il olmaya ne dersiniz? Biz Jeoloji Mühendisleri Odası olarak hep ama hep yanınızda olacağımızdan hiç şüpheniz olmasın. Acıları, felaketleri değil; olağan doğa olaylarını konuşalım. İncinmeden, üzülmeden ama hesap sorarak, bilinçlenerek ve bizi yönetmeye talip olan herkesten gelecekte olabilecek depremlere karşı alınan, alınabilecek önlemleri hep canlı tutarak ve sürekli sorarak..” dedi.