Araştırma Önergesinin gerekçesi hakkında açıklamalarda bulunan CHP’li Becan, Çiftlikköy’de bir zamanlar üzerinde Etibank sosyal tesislerinin yer aldığı arazinin kent ekonomisi açısından son derece kıymetli olduğunun altını çizerek, “Çiftlikköy’de 69 dönüm arazi üzerinde faaliyet gösteren Etibank Sosyal Tesisleri 2000’lerin başına kadar Marmara Bölgesi’nin en gözde turistik tesislerinin başında geliyordu. Turizm gelirlerinin yanı sıra yarattığı istihdam olanaklarıyla da Yalova için katma değer sağlayan bu tesis kent ekonomisine büyük katkı sunuyordu. Hepimizin içinde hala kanayan bir yara olan 1999 Marmara Depreminde bir süre binlerce depremzedeye sıcak bir yuva oldu. Ne var ki Etibank’ın 1998 yılında dönemin iktidarı tarafından özelleştirme kapsamına alınmasıyla birlikte tesis için kara günler başladı. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu'nun (BDDK) 27 Ekim 2000 tarihinde aldığı kararla Etibank'ın TMSF'ye devredilmesiyle birlikte tesis unutuldu. AK Parti iktidarıyla birlikte resmen çürümeye terk edildi” dedi. 

Kime devredildi?

Etibank’ın TMSF’ye devri ile Çiftlikköy’de bulunan arazi ve üzerinde yer alan sosyal tesislerin durumunun da belirsizliğe sürüklendiğinin altını çizen CHP’li Becan, bugün 69 dönüm arazi üzerinde kimin yetki sahibi olduğunun bilinmediğini ifade etti. Özelleştirme sonrası Eti Maden İşleri Genel Müdürlüğüne bağlanan söz konusu taşınmazın defalarca satışa çıkarıldığını da anımsatan Becan, “2008’e kadar yapılan 8 ihaleden sonuç alınamadı. Dönemin Çiftlikköy belediyesinin kazandığı 3 ihale neden gösterilmeksizin iptal edildi. Bile isteye atıl bırakılan sosyal tesis 2010 yılında önce Hazine’ye devredildi. Hazine ise 2011 yılında söz konusu arazinin yaklaşık 40 dönümü 750 yatak kapasiteli otel yapılması için 2 yıllığına Kültür ve Turizm Bakanlığına, 10 dönümünü ise Çiftlikköy Belediyesine devretti. Yıllar geçtikçe devredilen kurumlar değişti ancak çürüyerek yok olanın Etibank sosyal tesisleri olduğu gerçeği değişmedi” diye konuştu.

“Her seçim dönemi başka bir proje”

Çiftlikköy Belediyesi, Yalova Üniversitesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ile Diyanet İşleri Başkanlığı arasında gidip gelen toplam 69 dönüm büyüklüğündeki arazi için her yerel seçim öncesi farklı bir projenin gündeme getirildiğini ancak bugüne kadar tek bir çivi bile çakılmadığını aktaran CHP Yalova Milletvekili Tahsin Becan, “Önce 750 yataklı otel yapılacaktı, olmadı. 2014 yılında yerel seçim sürecinde Diyanet İşleri Başkanlığı arazinin kendilerine tahsis edildiğini ve Uluslararası Yüksek İhtisas Eğitim ve Kongre Merkezi yapılacağını açıkladı. Yapılmadı. 2019 yılında yine yerel seçimler sürecinde Yalova Üniversitesi arazinin kendilerine devredildiğini ve Çok Amaçlı Kongre Merkezi yapılacağını duyurdu. Üzerinden 4 koca yıl geçti, Kongre Merkezi’nin adı bile geçmedi. Yine bir seçim zamanı yaklaşıyorken, bu defa da Çiftlikköy Belediyesi söz konusu arazinin 10 dönümünün kendilerine devredildiğini açıkladı. Parsel parsel devredilen Etibank tesisleri çürüdü, yıkıldı, Yalova’dan izi silindi ancak sahibi kim bir türlü netleşmedi” ifadelerini kullandı.

“Cevapsız kalan sorular için araştırma komisyonu kurulsun”

Söz konusu arazinin bir Suudi yatırımcıya devredileceği yönünde spekülasyonlar olduğunu da anımsatan Becan, Çiftlikköy’ün marka değerine katkı sunması gereken Etibank arazisinin ölümlerle ve güvenlik zafiyetiyle anılır hale geldiğini belirtti. Kente ekonomik anlamda büyük değer katacak, ekstra istihdam yaratacak ve kalkınma hamlesine güçlü katkı verebilecek böylesine değerli bir arazinin neden atıl bırakıldığının mutlaka araştırılması gerektiğine, güvenliğin yok denecek kadar az olduğu söz konusu metruk alanda 2021 yılında bir TIR şoförünün cesedinin ağaca asılı olarak bulunduğuna işaret eden Becan, Çiftlikköy’ün her anlamda zarar gördüğünü söyledi.

Arazinin kime ait olduğu belli olmadığı için konuyla ilgili Bakanlıklara soru yöneltemediklerini de ifade eden Becan, Meclis Araştırması açılması istemiyle hazırladığı önergesinde “Tesisin neden uzun süredir atıl durumdadır? Dönemin AKP İl Başkanı ve Milletvekilinin 2019'da Yalova Üniversitesine ‘müjde’ olarak duyurduğu tahsisten sonra hangi gelişmeler yaşandı? Arazinin mülkiyeti gerçekten Yalova Üniversitesi’nde mi? O zamandan bu yana tesisle ilgili hangi adımlar atıldı? Üniversite ve Belediye arasındaki görüşmeler ne durumda? Neden tesis hâlâ atıl durumda? Tesisin hâlâ kullanılmamasının arkasında yatan engeller veya sebepler nelerdir? Tesisin Yalova halkının kullanımına kazandırılması konusunda ne tür adımlar atılabilir? Tesisin atıl durumda olması, güvenlik sorunlarına yol açıyor mu? Bu konuda alınacak tedbirler nedir?” sorularına da yer verdi.