Tüm arıların ölmesi halinde insan neslinin 4 yıl içerisinde yok oluşla burun buruna gelebileceği ön görüsünde bulunan Albert Einstein’ın bu sözü gerçek mi olacak dedirten açıklama Yalova Arıcılar Birliği Başkanı Hakan Gündüz’den geldi. Gündüz yaptığı açıklamada bu kış Yalova’da ve Türkiye’deki arıların yüzde 40’lık kısmının yok olmasını beklediklerini söyledi. Bunun önümüzdeki yıldan itibaren sebze ve meyve veriminden doğadaki bitkilerin azalmasına kadar bir çok yansıması olacağı uyarısı da yapan Gündüz, “Ancak Yalova’da ve hatta Türkiye arıcılığını bekleyen çok büyük bir tehlike var. O da bu kış arıların yüzde 40’lık kısmının ölmesini bekliyoruz. Bunda en önemli etken mevsim değişikliği. Yağış yok. Nem oranı hızla düştü. Bu da çiçeklerin yeterli miktarda açmasının önüne geçti. Arıda yeterli miktarda polen toplayamadı. Arıyı besleyen en önemli madde polendir. Eğer polen olmazsa arı beslenemez ve yavru yapmaz. Şu anda polen çok az olduğundan da büyük bir tehlike kapıda.
Elbette arı ölümlerinin insana da çok ciddi bir yansıması olacak. Zira önümüzdeki yıllardan itibaren arı sayısının azalması nedeni ile tozlaşma yeterli gerçekleştirilemeyecek ve meyve, sebze azalacak. Doğadaki tozlaşmaya ihtiyaç duyan tüm flora bu durumdan etkilenecek. Bu da direkt olarak insan yaşamına etki edecek. Arı popülasyonunun azalması doğal dengenin bozulmasına etki edecek. Önümüzdeki süreçte zincirleme bir reaksiyonla karşı karşıya kalacağız.” dedi.
“Bal rekoltesi düştü”
Bu yıl kovandan elde edilen bal rekoltesinde de önemli oranda bir düşüş yaşandığını ifade eden Yalova Arıcılar Birliği Başkanı Hakan Gündüz, “Yalova’da Bal rekoltesinde ciddi bir düşüş yaşıyoruz. Geçen yıllarda kovan başına 17-18 kilolarda seyreden bal rekoltesi, bu yıl ciddi bir düşüşle ortalamada kovan başı 13 kilolarda seyrediyor. Gerçi yine de bu rekolte ile bir bal sıkıntısı yaşanmasını beklemiyoruz. Birçok kişi bal az olunca bal fiyatının yükselmesinin arıcının daha fazla para kazanması anlamına geldiğini düşünür. Oysa arıcı öyle düşünmez. Arıcılar olarak biz daha fazla bal olsa da vatandaşımız daha ucuza bolca bal tüketebilse diye düşünürüz. Ayrıca ne kadar çok bal üretirsek dış ülkelere o kadar fazla bal satarız. Böylece biz para kazanırız, halkımızda ucuza bal tüketir.” diye konuştu.
“30 bin kovan sayısına yaklaştık”
Yalova’da 400 arıcı bulunduğunu ve kovan sayısının da 30 bine yaklaştığını dile getiren Gündüz, “Yalova arıcılık anlamında çok önemli bir yer. Yüzde 56’sının orman olması büyük bir avantaj. Yalova arıcıları Türkiye’de en az gezen arıcılardır. Zira gezme ihtiyacı duymaz. Zira ormanlarımız fazla. Hatta Yalova başka illerden kendisine önemli oranda arıcı çeken bir yer. Yalova’da şu anda bize kayıtlı 400 arıcı var. 30 bin civarında da kovan var. Burada butik bir bal üretimi var. Yalova Kestane Balı’nın coğrafik işaret alması da bu butik üretimin en somut göstergesidir. Kalite yüksek, üretimde ilimizin yüz ölçümüne göre yeterli.” şeklinde konuştu.