“YALOVA ARAP KENTİ OLDU”

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Yalova Milletvekili Tahsin Becan, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 2024 yılı Bütçesi’nin görüşüldüğü TBMM Genel Kurulu’nda partisi adına söz alarak, Yalova ile ilgili önemli açıklamalar yaptı. Sözlerine “Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ‘Benim kentim’ dediği Yalova'dan Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum” diyerek başlayan Becan, iktidarın yanlış vatandaşlık politikaları nedeniyle kentin hızla Araplaştığını söyledi.

Bu kadar kolay vatandaşlık nerede var?

Türkiye’de iktidarın uygulamaları sonucunda 400 bin dolara vatandaşlık alındığını kaydeden CHP Yalova Milletvekili Tahsin Becan, “Dünyanın hiçbir yerinde böyle kolay vatandaşlık yok. Şimdi son çıkan kanunla buna arsayı da ekledik. Yalova'da Arap vatandaşın aldığı bir sürü villa, boş evler var; ne satıyorlar ve kiraya veriyorlar, içerisinde tinercilerin gezdiği boş evler dünyası olduk maalesef. Yalova bir turizm kentiyken Arap kenti oldu. Trajikomik bir şey daha söyleyeyim: Bir Arap firması mağazasının önüne eleman aranıyor yazıyor, biz de gençlerimizden birini gönderdik ki iş bulsun. ‘Maalesef yabancı çalıştırmıyoruz.’ cevabı aldık” dedi.

Yalova’nın ekonomisi durdu

Konuşmasında iktidarın küresel salgınla mücadelede ilk işinin okulları ve üniversiteleri kapatmak olduğuna değinen CHP’li Becan, “O zaman bas bas bağırdık. Anaokulu çocuğunu engelleyemezsiniz, birbirine sarılır; onu açtılar fakat tam tersine üniversiteler, yüzde 50/50 hibrit öğretim yapma imkânı olduğu hâlde kapatıldı. Bir ilde üniversite kapatıldığı zaman o ilin servisi, minibüsçüsü, köftecisi, pizzacısı, tüm ekonomisi duruyor. Üniversiteleri kapatmak her zaman doğru bir olay olmuyor.” diye konuştu.

Alarm veriyor

Yalova’daki yurtlar hakkında da konuşan Becan, “Yurt ihtiyacı vardı. Devletimiz yatırımcılara ve sermaye sahiplerine teşvik verdi, ‘Özel yurt yapın.’ dedi. Yurtları yaparken de örneğin 2 kişinin kalacağı odanın metrekaresi belliydi. Bugün kişilik odalarda maalesef 6 kişi, 8 kişi kalıyor; tabii, bu, öğrencilerimize yapılan büyük haksızlık” dedi. Yurtların kapasitelerinin üzerinde öğrenci barındırmak zorunda kalmasının kazalara davetiye çıkardığını da söyleyen Becan, 100 kişilik tasarlanan yurtlarda bugün daha fazla öğrencinin barınmak zorunda kaldığını bunun da planlanandan fazla insan taşımak zorunda kalan asansörlerde kazaların yaşanmasına sebebiyet verdiğini ifade etti.

İlk yurtlar kapatılıyor

6 Şubat’ta yaşanan büyük depremlerden etkilenen kişilerin barınması için Yalova gibi küçük bir kentteki üniversitenin kapatılarak, yurtların depremzedelere tahsis edilmesinin barınma sorununu çözmediğine işaret eden CHP’li Becan, “Ben 99 depremini bizzat yaşayan, çok yakınlarını kaybeden biri olarak depremin ne demek olduğunu çok iyi biliyorum, depremzedelerin de neler çektiğini çok iyi biliyorum fakat depremzedeleri yurtlarda barındıracağız diye üniversitemizi ve yurtları kapattılar. Oysa kentimizde en fazla 500 depremzedeyi misafir ettik. İsteselerdi otellerimizde ve evlerimizde de misafir edebilirdik. Yurtların ve üniversitenin kapatılması depremzedelere katkı sağlamadı” diye konuştu.

Üvey evlat muamelesi

İktidarın özel yurtlar arasında da ayrımcılık yaptığına işaret eden Becan, “13 tane özel yurdumuz var, bunun 2’si vakıf yurdu. Devlet Özel Vakıf Yurtlarına belli bir miktar para desteğinde bulunuyor. Diğer özel yurt sahiplerine ise böyle bir destek yok. Yani üvey evlat, öz evlat muamelesi yapılıyor. Bu devlet eliyle iflasa sürüklenmenin ifadesidir” dedi.